"Hayatımın en mutlu dönemindeyim"

"Hayatımın en mutlu dönemindeyim"

Doğa Rutkay: "Yalnızım, biriyle ilgilenmek zorunda değilim. Bir gönül problemim ve hesap vermem gereken kimse yok"

19 Ağustos 2010 Perşembe, 16:09:39

Murat Aslan’ın yönettiği ‘Pak Panter’de Ufuk Özkan,Metin Zakoğlu, Sümer Tilmaç, Erdal Tosun, Şenay Akay,Mehmet Ali Erbil, Şafak Sezer ve Zeynep Aydemir ile başrolleri paylaşan Doğa Rutkay, filmde bir Azeri kızını canlandırıyor. Aksiyonkomedi tarzındaki filmin çekimlerinde zaman zaman zorlandığını dile getiren ünlü oyuncu, defalarca kaza tehlikesi atlatmış. Hatta bir keresinde ayağını incitip hastanelik olan Rutkay, yine de bu filmde olmaktan dolayı çokmutlu olduğunu söylüyor.

*** Size göre kariyerinizin hangi dönemini yaşıyorsunuz?
Benmerdivenleri hep ağır ağır çıktım. Her basamakta kendimi geliştirmenin yollarını aradım, kendimi donattım. Şimdi de kendimiçin ektiklerimi biçtiğim bir dönem yaşıyorum. Kariyerimde öyle bir dönemin içindeyimki, hayatımı idame ettirmek için kalitesiz işlerde yer almama lüksüne sahibim. “Çeşme akarken dolduracaksın”mantığı yoktur bende.

*** Peki, sizce insanlar Doğa Rutkay’ı nasıl algılıyor?
İnsanların “Doğa Rutkay” algısı sanıyorum daha çok “İyi aile kızı” olarak şekilleniyor. Sempatik geliyorum insanlara.

*** Hem sempatik hemde dişi olmayı nasıl başarıyorsunuz?
Hemdişi hemde sempatik olduğumu birçok kişiden duyuyorum. Nasıl böyle olduğum konusunda en küçük bir fikrimyok. Zaten babam beni oldum olası hem sempatik hem dişi olan Meg Ryan’a benzetir.

*** Bu sebepten erkeklerin ilgisinin merkezinde olmak mutluluk verici mi, yoksa rahatsız edici mi?
Bilakis, erkeklerin ilgisini çekecek kriterlere sahip olduğumu düşünmüyorum. Ben belli kriterlere göre arayışta olmadığımiçin, erkeklerin de belli kriterlere göre arama-tarama yaptıklarını düşünmedim. Zaten seçimi hep kendim yaptığım için erkeklerin ilgisini çekecek belli kriterlere sahip olup olmadığım konusunda bir sıkıntı yaşamadım.

*** Yalnız bir insan mısınız?
Aslında çevremde çok fazla arkadaşım dostum var, ama yalnız kalmayı seven biriyim. Tek çocuk olmanın getirdiği bir durum olsa gerek. Kendimle baş başa kaldığımda daha çok eğleniyorum.

*** Bu anlattıklarınızla ünlü olmak tezatlık oluşturmuyor mu?
Oluşturuyor.

*** Peki, tezatlığı nasıl bertaraf ediyorsunuz?
Bertaraf edemiyorum. Ara sıra kayış kopuyor. Bazen “Niye bu mesleği yapıyorum” diye düşünüyorum. Ama yapmak zorundayım, çünkü bildiğim tek iş bu.

*** Mutlu musunuz?
Şu sıralar hayatımın en mutlu dönemini yaşıyorum.

*** Bu dönemde ne oldu ki?
İstediğim bir eve sahip oldum, şansıma iyi projelerde yer aldım. Dünyada gezmek istediğim yerlere gittim. Yalnızım, biriyle ilgilenmek zorunda değilim.
Bir gönül problemimve hesap vermem gereken kimse yok...

*** Gönül bağı size mutsuzluk mu getiriyor?
Gönül bağımın olmaması bu dönemiçin bana mutluluk getiriyor. Son 1.5 yıldır süper gidiyor.

*** Bunları duyan da “Adam (Şahan Gökbakar) Doğa’yı bayağı yormuş” diyecek. Öylemi?
Hayır, onunla ilgisi yok. Birisiyle ilgili değil hayatımın en mutlu dönemimi yaşıyor olmam. Hayatımda kendime hiç bu kadar çok zaman ayıramamıştım. Kendime zaman ayıramadığım ilişkiler yaşamam artık. O defter kapandı. Benim yaşam felsefem, muhalefetteyken bile iktidardaymışım gibi yaşarım. Kuyruğumu da dik tutarım. Kimseye muhtaç olmam.
"İNZİVAYA ÇEKİLECEĞİM"
*** Bundan sonra hayatınız için neler düşünüyorsunuz?
Resim yapıyorum. Ayrıca, bir kitap yazıyorum ama bir türlü yayımlayamadım. Hedefim, bu işleri bırakarak yaptığım resimlerden bir sergi açmak, kitaplarımı yayımlamak. Yani bir tür inzivaya çekilmek istiyorum ki, doğayla baş başa kalayım, bir çiftliğim olsun, içinde hayvanlar olsun. İlerisi için öyle bir yaşam düşlüyorum.